Yazar: Uzm. Klinik Psk. Rafi BALIKÇI

Zeka Testlerinde Normal Dağılımın Rolü: İstatistiksel Zeka Değerlendirmesi

Normal dağılım, psikoloji alanında sıkça kullanılan bir dağılım türüdür ve karmaşık bir konu gibi görünse de aslında anlaşılması oldukça kolaydır. Psikolojide normal dağılımın önemli bir kullanım alanı, zeka testleri ve bireylerin zeka seviyelerini toplum içinde nerede konumlandırabileceğimizi belirlemek için kullanılmasıdır. Örneğin, WISC testi gibi bir zeka testinde, ortalama zeka seviyesi 100 olarak kabul edilir ve standart sapma değeri kullanılarak farklı zeka seviyeleri belirlenir.

Normal Dağılım ve Terapötik Süreçler: Olasılıkların İnsan Davranışına Etkisi

Örnek vermek gerekirse, bir kişi 100 puan aldığında, ortalama zeka seviyesinde olduğunu söyleyebiliriz. Ancak 115 puan aldıysa, bu kişinin ortalamanın biraz üzerinde bir zekaya sahip olduğunu ifade ederiz. Benzer şekilde, 85 puan aldığında, kişinin ortalamanın biraz altında bir zekaya sahip olduğunu söyleyebiliriz. Bu nedenle, normal dağılım, zeka testlerindeki sonuçları yorumlamada önemli bir araçtır.

Gauss Eğrisi, Normal Dağılım

Beklenti Yönetimi ve Anksiyete Azaltma: Normal Dağılımın Terapideki Rolü

Normal dağılım ayrıca terapötik süreçlerde de kullanışlı bir kavramdır. Normal davranış yaşanabilecek durumların sıklığı ile ilişkilendirilebilir. Grafikte büyük alan kaplayan bölgeler bir durumun görülme sıklığının yüksekliğini belirmektedir. Grafiksel olarak ifade edildiğinde, normal dağılım bir orta nokta (genellikle 0 olarak kabul edilir) etrafında simetrik olarak dağılan iki kısma ayrılır. Bu dağılımın içinde, olayların yüzde 68.26’sının ortalama düzeyde olduğu kabul edilirken, yüzde 95.44’ünün daha geniş bir normal aralıkta olduğu ve yüzde 99.72’sinin ise olayların çok sık gerçekleştiği sınırlı bir bölgede olduğu kabul edilir. Bu nedenle, yüzde 0.28 ihtimalle çok kötü veya çok iyi olaylar yaşanabilirken, yüzde 0.14 dört, inanılmaz iyi veya çok kötü olayları temsil eder. Yani, bin günden sadece 14’ünde olağanüstü iyi olaylar yaşanma olasılığı vardır. Ortalama 71 günde bir, çok iyi veya kötü bir olayın başımıza gelme ihtimali varken; 1000 günün 682sinde, diğer bir deyişle 36 saatte bir normal problemlerle karşı karşıya geliriz.

Başka bir açıdan aynı konuya bakacak olursak. Bir gün içinde 100 karar veriyorsak bunların 68i normal (kabul edilebilir ufak mutsuzluklar ve kabul edilebilir ufak mutluluklar) şekilde sonlanacaktır; 13-14 tane kötü ve iyi sonuç, 2 tane çok kötü ve çok iyi sonuç bizi beklemektedir. 

Davranış Modifikasyonunda Normal Dağılım: Olumlu Sonuçlar İçin Bilinçli Kararla

Doğal olarak siz sadece bir karar verecekseniz bunun kabul edilebilir mutsuzluk sonucu ihtimali (%34.13) ve tüm pozitif sonuç ihtimalleri (%34.13+%13.59+%2.14) toplamı %84.13; yani vereceğiniz 1 kararın %85 sizin için normal ve kabul edilebilir sonuçlara götüreceğini söyleyebiliriz